149 metrekare alana sahip, birbirinden kemerler ile ayrılan 4 hacimden oluşan galeriye, tiyatroya katkıları, oyun gücü, kişiliği ve enerjisi ile iftihar edilen değerli sanatçı Yıldız Kenter'in adı verildi. Yerli ve yabancı sanatseverlerin bir araya geldiği Dibeklihan'da yer alan Yıldız Kenter Galerisi'nde, yıllık program çerçevesinde her 15 günde bir yenilenen resim, heykel, fotoğraf vb. sanat eserleri sergilenmektedir.
Spanning 149 square meters and consisting of four interconnected spaces separated by arches, this gallery is named after the esteemed artist Yıldız Kenter, celebrated for her contributions to theater, remarkable acting talent, personality, and vibrant energy.
Situated within Dibeklihan, a meeting point for local and international art enthusiasts, the Yıldız Kenter Gallery features a rotating selection of paintings, sculptures, photographs, and other artworks. Exhibitions are refreshed every 15 days as part of its annual program, offering a dynamic and inspiring cultural experience.
05/10/2025 - 23/10/2025
Nilüfer Üstündağ, Yaşar Üniversitesi Sanat ve Tasarım Fakültesi Grafik Tasarım Bölümü’nde lisans eğitimini tamamladıktan sonra, yüksek lisans eğitimini Yaşar Üniversitesi’nde, doktora eğitimini ise Dokuz Eylül Üniversitesi Grafik Tasarım Bölümü’nde illüstrasyon alanında tamamlamıştır. Farklı reklam ajanslarında grafiker ve illüstratör olarak çalışmış, ulusal ve uluslararası birçok projede yer almıştır. Türkiye’de ve yurtdışında kişisel sergiler açmış, çeşitli sanat etkinliklerine katılmıştır. Halen İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi Sanat ve Tasarım Fakültesi, Çizgi Film ve Animasyon Bölümü’nde doçent olarak akademik görevini sürdürmekte ve aynı bölümde bölüm başkanlığı görevini yürütmektedir. Akademik çalışmalarının yanı sıra bağımsız tasarımcı olarak ulusal ve uluslararası projelerde yer almakta, sergilere katılmaktadır.
Hangi An’ı Arıyorum?
“Her şey akar; hiçbir şey sabit değildir. Ancak şimdi ve burada olan tek gerçek budur,” der Heraclitus. Bu sergi, “an’da kalmak” kavramını merkeze alarak zamanın geçiciliği ve bireyin öz benliğinin çok yönlülüğü üzerinde duruyor. Farklı sanat pratiklerinin bir araya geldiği sergide, birçok yazar ve şairin sözlerini ışığında ve gölgesinde barındırıyor. Bireyin içsel derinliklerine yönelik bir keşif yolculuğu vurgulanıyor. Hayatın hızında kaybolmuş anların yeniden keşfi ve onlara yeni bir gözle bakma çağrısı yapılıyor. Fotoğraflar üzerine inşa edilen illüstrasyonlar, izleyiciyi geçmiş ve gelecek arasında bir köprü kurarak, anda kalmanın ve içsel huzuru bulmanın önemini hissettiren bir keşfe davet ediyor. Üstündağ, anın gücünü yansıtan ve aklın reddettiği algılamalarla, bilinçdışına itilen olgularla yüzleşmeyi sorguluyor.
Sergi, “Hangi an’ı arıyorum?” sorusu etrafında şekillenerek bireyin içsel derinliklerine doğru bir yolculuğa çıkmasını vurguluyor. İçsel huzurun yalnızca dış dünyada değil, insanın kendi varlığında saklı olduğu fikrini işlerken, her eser izleyiciye an’da kalmanın önemini vurgulayan bir yüzleşme ve anıların anlamını yeniden yorumlama fırsatı sunuyor. Her anın kendine özgü derinliği, sadece fark edene açılır; bu sergi, anda kalmanın ve huzuru kendi içimizde bulmanın mümkün olduğuna işaret ediyor